Sosyal medyada insanların otizm olduklarını fark etmelerini sağlayan videolar görmüş olabilirsiniz. İzleyiciler bu videoları aydınlatıcı buluyorlar çünkü pek çok insan yetişkinliğe ulaştıklarında teşhis edilmemiş oluyorlar. Örneğin şarkıcı Sia geçtiğimiz günlerde otizmli olduğunu açıklamıştı. Yani aslında pek çok insan otizmli olduğunun ya farkında değil ya da geç fark ediyor. Huffspot’un yaptığı habere göre pek çok insan otizmli olduğunu bilmiyor. Peki yetişkinlikte otizmin en büyük belirtileri neler?
Peki neden insanlar otizmli olduklarını bilmiyor?
Bunun birden fazla nedeni vardır: İlk olarak, insanlar topluma uyum sağlamak için davranışlarını ayarlamayı öğrenirler. Ayrıca, Michigan’da lisanslı bir sosyal hizmet uzmanı ve otizm klinik uzmanı olan Stephanie Gardner-Wright, günümüzde kullanılan otizm tanı araçlarının yalnızca yüksek sosyoekonomik statüye sahip insanlar üzerinde geliştirildiğini belirtti. Gardner-Wright ayrıca otizmde içsel belirtiler yerine dışsal belirtilere odaklandığını söyledi. Ayrıca bu iç semptomlar kişiden kişiye çok farklılık gösterir. Bununla birlikte, tanısı konmamış otistik bireylerin ilişki kurabilecekleri işaretler veya düşünce kalıpları bulunmaktadır. HuffPost, otizm belirtileri hakkında, nörodivergent olan ruh sağlığı uzmanları dahil olmak üzere bazı yetişkinlerle araştırma yaptı. İşte o belirtiler:
Diğerlerinden farklı olma duygusu
Dört uzman da otistik insanların kendilerini farklı hissetmelerinin yaygın olduğunu paylaştı. Effective Artistry’nin direktörü olan Brandon Tessers, bazı insanların bunu “bazen bir uzaylı gibi hissetmek” olarak tanımlayabileceğini belirtirken, Rutgers Üniversitesi Yetişkin Otizm Hizmetleri Merkezi Psikolojik Hizmetler Kliniği direktörü Dr. Vanessa Bal ise insanların bunu “yaşam boyu farklılık hissi” olarak tanımladığını söyledi.
Bal, bu duygunun herkesin zaman zaman yaşadığı dışlanmışlık hissinden farklı olduğunu ve otistik bireylerde bu hissin geçici olmadığını ve sadece belirli bir dönemle sınırlı kalmadığını ifade etti. Gardner-Wright, bu hissin önemli bir gösterge ve içsel bir deneyim olduğunu ekledi. Bir kişiye bakarak kendini yabancı gibi hissetmenin anlaşılamayacağını belirtti. Bu his güçlü ya da hafif olabilir ve kişiye göre değişebilir.
Ancak Bal, otistik insanların her zaman kendilerini yabancı gibi hissetmek zorunda olmadığını bilmek gerektiğini vurguladı. Bal ayrıca, bazı yetişkinlerin yaşlandıkça kim oldukları konusunda daha rahat hissettiklerini ve farklılıkları güçlü yönleri olarak gördüklerini, bazen endişe duymadıklarını belirtti.
Sosyal ipuçlarında zorluk
Sosyal ipuçları da başka bir işarettir. Gardner-Wright, teşhis edilmemiş otizmi olan birinin, ne kadar göz temasının uygun olduğunu veya bir konuşma sırasında gülümsemeyi ne zaman bırakması gerektiğini deşifre etmekte zorlanabileceğini söyledi. Ne kadarının uygun olduğunu öğrenerek bu belirsizlikleri maskeleyebilirler, ancak bu, allist olan kişilerde olduğu gibi doğuştan gelen bir his değildir, diye ekledi.
Duygusal iletişim kuramamak
Neff’e göre, tanısı konmamış birçok otistik yetişkinin karmaşık ve kafa karıştırıcı bir sosyal ilişki geçmişi vardır. Ayrıca, romantik ilişkilerde ilerlemek zor olabilir. “Birdenbire sonlanan ilişkiler olabilir, ancak otistik bir kişi bunun nedenini anlayamaz” diyor. Bu karmaşık ilişki geçmişinin ardında yatan nedenleri anlamamak muhtemeldir, çünkü otizmli birey, başkalarının ilişkilerinin neden başarılı olduğunu kendi ilişkilerinin neden başarısız olduğunu anlamaz.
Duyusal farklılıklar
Gardner-Wright, gürültü ve görme gibi duyusal girdilere karşı hassasiyetin olduğunu belirtiyor ve bu, aşırı hassas olmak veya tamamen farkında olmamak şeklinde kendini gösterebilir. Otizm olmayan insanların genellikle duyusal uyarıcılara karşı daha az veya daha fazla hassas olma eğiliminde olduğunu söylüyor. Gardner-Wright, örneğin otistik bir kişinin bir arkadaşının evindeki saat sesine sürekli dikkat ettiğini veya yüksek sesli bir siren sesine karşı çok hassas olduğunu fark edebileceğini belirtiyor.
Rutin arzusu
Rutin arzusu da otistik bireylerde yaygın olarak görülür. “Dünya belirsiz ve öngörülemez olduğunda, kendimizi sakinleştirmenin bir yolu olarak rutinlere başvuruyoruz” diyor Neff. Bir rutin bozulduğunda, yoğun sinirlilik veya endişe gibi güçlü duygular ortaya çıkabilir.
Gevezelikten hoşlanmamak
Çoğu insan havadan sudan konuşmayı sevmez, ancak otizmli insanlar için havadan sudan konuşmak tamamen yorucu veya olmaması gereken bir şey gibi gelebilir. Neff, “Genellikle havadan sudan konuşmaktan hoşlanmazlar ve belki de bundan kaçınmanın yollarını bulmuşlardır,” dedi. “Belki de hayatlarını ya da kariyerlerini, bu çok yönlü iletişimi yapmak zorunda kalmayacakları şekilde yapılandırmışlardır.”
Yalnızlık ihtiyacı
Başka işaret olarak Gardner-Wright, ” Sosyal durumlardan veya gerçekten aşırı uyarıcı durumlardan sonra yeniden şarj olmak için yalnızlığa ihtiyaç duymak olabilir” dedi. Bu, bir iş sunumundan veya bir aile partisinden sonra tamamen bitkin hissetmek anlamına gelebilir.
Doğrudan iletişim arzusu
Gardner-Wright, otizmli kişilerin açık sözlülük konusunda başarılı olduklarını ve “gerçekten dürüst, açık iletişimin güçlü bir tercih olduğunu” söyledi. Neff, otistik insanların oldukça gerçekçi olma eğiliminde olduğunu söyledi. Örneğin, “gök yarılıyor” ifadesini söylediğinizde, otistik insanların zihinlerinde gerçek anlamda gök yüzünün yarıldığı imgesi canlanır ancak daha sonra bunun öyle olmadığını ve sadece gök gürlediğinin farkına varacaklardır.