Yaşlanma hayatın basit, kaçınılmaz bir gerçeğidir ve hepimiz buna sahip çıkma taraftarıyız. Bununla birlikte, yaşlanmanın içsel ve dışsal nedenleri arasında ayrım yapmak önemlidir. Zamanın akışı ve genetiğiniz gibi içsel olanları kontrol edemeyiz, ancak dışsal olanları, yani cildimizi doğrudan etkileyen dış faktörlerin uzun bir listesini kontrol edebiliriz. Güneşe maruz kalmak gibi yaygın olarak konuşulanları biliyoruz, ancak cildinizin daha yaşlı görünmesine neden olan daha zararsız görünen alışkanlıklar ve aktiviteler var. Cilt bakımı uzmanlarımız bu şaşırtıcı cilt yaşlanmasının suçlularından yedisine ağırlık veriyor…
1. Makyajınızla Uyumak
Yatmadan önce yüzünüzü yıkamamanın gözeneklerin ve sivilcelerin tıkanmasına yol açması şaşırtıcı değil, ama aynı zamanda cildinizi yaşlandırabileceğini biliyor muydunuz? Cilt bakımı uzmanı ve cerrah Dr. Jessica Wright, bu sivilcelerin cilt iltihabına neden olduğunu ve bunun da yaşlanmayı şiddetlendirdiğini açıklıyor.
İkinci olarak, cildinizi iyice temizlemezseniz, gece uyguladığınız yaşlanma karşıtı serum veya losyonların etkili bir şekilde nüfuz edemeyeceğini ekliyor.
2. Aşırı Makyaj Temizleme
Yüzünüzü nasıl yıkadığınız da önemlidir. “Cildinizi, özellikle de göz çevrenizdeki cildi hassas bir doku olarak düşünmek çok önemlidir. Cildi çekmeyin.” diye uyarıyor Dr. Wright, çünkü bu sonuçta çizgilerin ve kırışıklıkların gelişimini daha da artırabilir.
Aşırı ovmayı önlemek için yüzünüzü duşta yıkamanızı önerir. Cildinizi yaklaşık beş dakika boyunca süper ıslatın ve ardından şu iki aşamalı işlemi izleyin:
1) Makyajı çıkarmak için yumuşak bir misel suyu kullanın
2) Kalan kiri veya yağı yıkamak için yumuşak bir temizleyici kullanın.
3. Şeker Atıştırmak
Yaşlanmanın tetikleyicisi olarak iltihaplanma hakkında nasıl konuştuğumuzu hatırlıyor musunuz? Şeker, cildiniz de dahil olmak üzere vücudunuzda iltihaplanmaya neden olur. Dermatolog Devika Icecreamwala , “Bu iltihaplanma, kolajenin erken bozulmasına ve sonuçta kırışıklıkların ve yaşlı cildin ortaya çıkmasına yol açar ” diye açıklıyor .
Şeker tüketimi, gelişmiş glikasyonu tetikler. (şekerlere maruz kalmanın bir sonucu olarak glike hale gelen proteinler veya lipitler) “Bunlar, proteinler veya lipidler kandaki yüksek düzeyde şekere maruz kaldığında oluşur. Bağışıklık sisteminiz bu molekülleri tanımaz ve iltihaplanma ortaya çıkar ve tüm hücrelerinizde yaşlanma etkisi yaratır” diye ekliyor Dr. Wright.
Söylemesi yapmaktan daha kolay ama yine de söyleyelim: Şeker alımınızı sınırlayın, canınız tatlı çektiğinde antioksidan bakımından zengin meyveleri tercih edin (veya en azından sütlü çikolata yerine bitter çikolatayı tercih edin ).
4. Yakında mesafede dahi güneş kremi sürmek
Tamam, güneşe maruz kalmanın yaşlandırıcı olduğunu biliyoruz, ancak güneşte korunmasız kısa gezilerin ne kadar hızlı bir şekilde biriktiğini biliyor muydunuz? Markete yaptığınız tüm o hızlı yolculukları düşünün. Dermatoloji doktorlarının asistanları ve The Skin Sisters’ın kurucuları kız kardeşler Brooke Moss ve Lauren Sundick’e göre , “Bu, içeri girerken iki ila üç dakika, dışarı çıkarken iki ila üç dakika güneşe maruz kalmak anlamına gelir; ayrıca güneşe maruz kalan yaşlanan UVA ışınlarından bahsetmeye bile gerek yok. “
Kız kardeşler, tesadüfi, beklenmedik maruziyete karşı koymak için en iyi seçeneğin, tüm gün içeride olsanız bile her sabah rutin olarak güneş koruyucu uygulamak olduğunu söylüyor. Ayrıca, hareket halindeyken hızlı rötuşlar için arabanızda toz güneş kremi bulundurmanızı da tavsiye ediyorlar
5. Dudaklarını büzmek
Dr. Wright “Hastalarımın yaklaşık yüzde 90’ının, hiç sigara içmemiş olmalarına rağmen dudaklarının etrafında küçük dikey çizgiler var, sigara içenlerin çizgileri” diyor. Çoğu zaman farkına bile varmadan dudaklarınızı tekrar tekrar büzmek o kalıcı çizgileri yaratır.
Dr. Wright’a göre pipetten içmekten kaçının, bu da bu çizgilere yol açar. Dudaklarınızı büzmek genellikle istemsiz olduğundan, hareketin o kadar belirgin olmamasını sağlamak için kasları gevşetmek için botoks gibi bir nöromodülatör enjeksiyonu düşünün, diye ekliyor.
6. Sabit ekran süresi
Bugünlerde hepimiz teknolojik cihazlara bağlıyız ve bunun sonucunda ciltle ilgili sorunlar ortaya çıkabilir. Birincisi, yüksek enerjili görünür ışıktır. Kız kardeşler, “Bu mavi ışık, güneşin UV ışınlarından daha derinlere nüfuz ederek kolajen bozulmasına ve hatta renk bozulmasına yol açabilir” diye açıklıyor.
Ekran süresini sınırlamanın yanı sıra koruyucu bir antioksidan serum (mavi ışık koruması için formüle edilmiş bir cilt bakım ürünüdür) kullanın ve telefonunuzu gece moduna ayarlayın.
Dr. Icecreamwala’ya göre, cihazınıza sürekli gözlerinizi kısarak bakmak da sorun yaratabilir ve göz çevresinde kırışıklık oluşumunu artırabilir. Bunun da ötesinde, “cihazınıza yukarıdan bakmak, boyun çevresindeki deri ve çene çizgisinin sarkması ve yatay çizgilerle kazınması sonucu ‘teknik boyun’a yol açabilir” diyor. Bu sorunlarla mücadele etmek için:
1) Gözlerinizi kontrol ettirin, böylece gözlerinizi kısmak zorunda kalmazsınız.
2) Yüzünüzde kullandığınız yaşlanma karşıtı ürünlerin aynısını boynunuza da kullanın.
7. Ellerinizi görmezden gelmek
Hiç birine bakıp ne kadar genç göründüğünü düşündünüz mü ve ellerinin yaşlı göründüğünü ve tamamen şok olduğunu gördünüz mü? Kız kardeşler, “Eller sıklıkla unutulur, ancak yüzdeki kırışıklıklar, krepe ve kahverengi lekeler gibi yaşlanmanın benzer belirtilerini gösterebilirler” diyor.
Çözüm basit: Kalan yüz cilt bakım ürününü ellerinizin arkasına uygulayın. Büyük bir fark yaratabilir.
