“Sporun yaygınlaşmasıyla, menisküs yaralanma ve yırtıklarında çok ciddi artış yaşanıyor. Prof. Dr. Mahmut Mutlu menisküs probleminin nedenlerine ve tedavisine dair önemli açıklamalarda bulundu”
Kas iskelet sisteminde eklemler ve fonksiyonlar önemli özellikler arz eder. Bu yapılar içerisinde diz eklemi yapı ve fonksiyonu farklı bir kategoride yer alır. Diz ekleminde değişik kemik ve yumuşak doku yapıları vardır. Her birinin görev ve fonksiyonları farklıdır. Diz eklemindeki menisküs dediğimiz oluşumlar, yumuşak doku ve kıkırdak yapı arasında bir özelliğe sahiptir. Son yıllarda, insanların spor yapma alışkanlıkları giderek arttığı için spor yaralanmaları içerisinde özellikle zirveye ulaşan menisküs yaralanmaları ve yırtıkları sık görülmeye başlanmıştır.
Yaş gruplarına göre değişiyor
Menisküs yaralanmaları, yaş guruplarına göre iki ana başlık altında incelenir. ‘Bunlardan ilki; genç yaş guruplarında özellikle spor yaralanmaları sonucunda meydana gelen menisküs yırtıklarıdır. İkinci ana başlık altında gördüğümüz menisküs problemleri ise ileri yaş gurubunda görülen dejeneratif menisküs yırtıkları dediğimiz, menisküsün zaman içerisinde yıpranması sonrası meydana gelen menisküs yırtıkları olarak tarif edilebilir.
İlk klinik bulgu: Dizde ağrı
Genelde hastalar dizde ağrı şikâyeti ile başvururlar. Bunun yanında diz hareketlerinde (diz açıp kapama, merdiven inip çıkma, günlük işlerini görme, yol yürüme) kendini belli eden güvensizlik tam veya kısmi hareket kısıtlanması ağrıya eşlik edebilir. Ayrıca yırtığın tipine göre dizde kilitlenme, klik sesi, takılma gibi şikâyetler de görülebilir. Bu bulgulara dizde şişlik eşlik edebilir. Sonuçta; dizde ağrı, şişlik ve kilitlenme şikâyetleri ile hastalar doktora başvurabilmektedir.
Eşlik eden problemler olabilir
Menisküs şikâyetlerinin teşhis ve tedavisinde, çoğu ortopedist tam tanı ve tedaviye ulaşabilmek için muayenenin yanında bazı tetkikler de ister. Öncelikle klasik iki yönlü diz grafileri menisküs yaralanmalarını farklı bazı diz problemlerinden ayırmak için (bazı kemik hastalıkları ve mekanik diz problemleri gibi) mutlaka çekilmelidir. Ayrıca daha detaylı bilgi edinmek için MRI (magnetic resonance imaging) tetkikine başvurulabilir. Menisküs yırtığı teşhisi konulmaya çalışılırken diz yan bağları, çapraz bağlar, kıkırdak ve kemik yapılar da ayrıca dikkatle incelenmelidir. Çünkü menisküs yaralanmalarına eşlik eden diğer problemler gözden kaçabilir. Buna özellikle dikkat edilmelidir.
Tek çare cerrahi tedavi midir?
Aklımıza ilk gelen, tek çare cerrahi tedavi, endoskopik yöntem yani artroskopi midir? Bunun cevabı ‘hayır’ olacaktır. Nedeni de bazı yırtık tipleri, sadece konservatif dediğimiz kas güçlendirme egzersizleri ile yani diz rehabilitasyonu ile tedavi edilebilir. Bunun özellikle altını çizerek vurgulamak isterim. Cerrahi tedavide açık cerrahi artık neredeyse uygulanmamaktadır. Cerrahide en çok başvurulan yöntem diz artroskopisidir. Bu yöntem ile önce yırtığın tipi, boyutları belirlenir. Kısmi menisektomi ile menisküsün bir kısmı dize zarar vermeyecek şekilde alınabilir. Dikilebilecek menisküs yırtıkları ise tamir edilebilir. Sonuç olarak, menisküs tedavisinde kas güçlendirme egzersizlerine öncelik verilmeli (diz rehabilitasyonu). Şikâyetler geçmediği takdirde cerrahi tedavi yöntemleri düşünülmelidir.