Hisar Intercontinental Hospital Klinik Laboratuvarlar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık, kan bağışının, kan veren için yararlarını şu şekilde sıralıyor:
• Kan vermeden önce, sorgulama formuna verilen sağlığımızla ilgili bilgiler, boy, kilo, tansiyon, nabız, vücut sıcaklığı yanı sıra, kan grubu, kan sayımı (hemoglobin) ve serolojik tarama testleri ölçüldüğünden, mini bir Check-up da yapılmış olur.
• Kan verince, kan yapan doku ve organlar uyarılarak, yeni kan yapmaya sevk edilir; böylece kan hücreleriniz yenilenmiş olur.
• Düzenli kan veren kişinin, kalp krizi geçirme riskinin azaldığı yönünde araştırmalar bulunmaktadır.
• Özellikle bacaklarda olmak üzere damar hastalıklarını engellediği, bazı komplikasyonları önleyebileceği düşünülmektedir.
•Karaciğer, akciğer, kalın bağırsak gibi bazı kanserlerin gelişme riskini azalttığı yönünde çalışmalar devam etmektedir. Bu konuda, vücuttan kan verme ile kan demirinin uzaklaştırılması, hücreler için zararlı oksidatif ajanlara karşı vücut direncinin artışının, etkili olduğu gösterilmeye çalışılmaktadır.
• Kan kolesterol, trigliserid, şeker ve üre, kreatinin, ürik asit gibi metabolit düzeylerinin normalleşmesine olumlu etkisi olduğu, böylece metabolik hastalıkların da kontrol altında tutulmasına yardımcı olabileceği ileri sürülmektedir.
• Bir ünite kan bağışı ile birkaç hastaya yardım etme düşüncesi, insanı mutlu eder, psikolojik olarak rahatlatır. Kendi ihtiyacı olduğunda da kan bağışlayacak gönüllerin olacağına ümidi artar.
Kan bağışı sonrası dikkat edilmesi gerekenler!
• Kan verme işleminden sonra hemen ayağa kalkmayıp, 5-10 dakika istirahat edin.
• İstirahat sonrası yapılacak ikramları ve görevlinin önerilerini dikkate alın.
• Sigara içiyorsanız, kan bağışından sonra 1 saate kadar içmeyin.
• Kan verdiğiniz kolunuzla birkaç saat ağır şeyler taşımayın.
• Bağıştan sonraki 5-6 saat hamam, sauna gibi aşırı sıcak ortamlarda bulunmayın.