Kalp ve damar hastalıkları, beraberinde getirdiği birçok rahatsızlıktan ötürü yaşam kalitesini ciddi oranda etkileyen, önemli bir halk sağlığı sorunu… Kardiyovasküler hastalıklar, tüm dünyada bulaşıcı hastalıklara bağlı olmayan ölümlerin bir numaralı sebebi ve her yıl yaklaşık 18 milyon kişi bu nedenden ötürü hayatını kaybediyor.
Kardiyovasküler hastalıkların görülme sıklığı arttıkça, buna paralel olarak bypass ameliyatı da sıklıkla uygulanıyor. Atardamarın beslediği bölgenin canlılığını korumak için uygulanan, cerrahi bir yöntem olan koroner bypass’a dair Türkiye İş Bankası iştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Fuat Büyükbayrak, merak edilenleri açıkladı.
Bypass, atardamarın belli bir bölgesinde meydana gelen daralma ya da tıkanma sonucunda, atardamarın beslediği bölgenin canlılığını korumak için uygulanan cerrahi yöntem olarak uygulanıyor. Atardamarın tıkalı olan bölgesinin ilerisine, vücudun başka bir bölgesinden hazırlanan damarlar vasıtasıyla gerçekleştirilen bypass ile atardamarın beslendiği bölgeye yeterli miktarda kan ulaştırılıyor. Koroner bypass ameliyatı ise kalbi besleyen koroner damar adı verilen atardamarların tıkanması sonucunda gerçekleştiriliyor.
BYPASS AMELİYATI NE ZAMAN YAPILIR?
“Koroner bypass operasyonu yerine uygulanabilecek alternatif tedavi yöntemi varsa mutlaka hasta bilgilendirilmelidir” diyen Türkiye İş Bankası iştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Fuat Büyükbayrak, bypass ameliyatına ihtiyaç duyulan durumları aktardı.
Bunlar: Geniş bir bölgeyi besleyen ana koroner damar darlığının daha önce stent ya da balon anjiyoplasti yöntemleri ile açılmış olmasına rağmen tıkanıklığın nüksettiği,
Birden fazla koroner damarın, ameliyatsız yöntemlerle (balon-stent) açılamadığı,
Bir veya daha fazla damarın, daha önce ameliyatsız yöntemlerle açılmış olmakla birlikte yeniden tıkandığı,
Kalp kapak operasyonu gerektiren durumlarda bir veya daha fazla koroner arterin hastalığında
BYPASS AMELİYATININ RİSKLERİ
Tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi bypass ameliyatında da risk olduğunu söyleyen Prof. Dr. Fuat Büyükbayrak, ancak bu riskin yaklaşık %1 ile sınırlı olduğunu belirtti. Hastanın yaşının, cinsiyetinin, daha önce geçirilmiş enfarktüs veya kalp kasının çalışmamasından dolayı kalp kasında güç kaybı olup olmadığının, kalp kapaklarında ek bir rahatsızlık olup olmadığının ve dolaşım sistemi haricindeki diğer sistemlere ait bir fonksiyon kaybı olup olmadığının da önem taşıdığını sözlerine ekledi.
BYPASS SONRASI BUNLARA DİKKAT!
Koroner bypass operasyonu ile kalp kasının normal fonksiyonunu devam ettirmesinin sağlanacağını fakat kişinin var olan damar sertliğinin devam edeceğini belirten Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Fuat Büyükbayrak, ameliyatın ardından damar sertliğine yol açan obezite, hipertansiyon, diyabet gibi rahatsızlıkların, kilonun ve kolesterol seviyelerinin kontrol altında tutulmasının önem taşıdığını vurguladı.
BUNLARA DİKKAT!
Prof. Dr. Büyükbayrak, hastanın mümkün olduğu kadar gündelik yaşamın içinde yer almasının önemini belirterek, ameliyat sonrası mutlaka yapılması gerekenleri sıraladı:
Sigara içiliyorsa mutlaka bırakılmalı.İlaçlar düzenli kullanılmalı.Haftada bir ya da iki gün beyaz et yenilmeli.Kalp sağlığını koruyan gıdalar bol bol tüketilmeli.
Fazla kiloların bir an önce verilmesi için beslenme ve diyet uzmanlarından yardım alınmalı.Gerekli dozda kolesterol ilacı kullanılmalı.Bypass sonrası rehabilitasyon seanslarına düzenli gidilmeli.Ağır spor yapmaktan kaçınılmalı. Yüzme, vücuttaki tüm kasları çalıştırıp aynı zamanda nefes egzersizi de yapılabilen bir spor olduğu için sıklıkla uygulanabilir. Partner ile yapılabilecek masa tenisi ve dans gibi etkinlikler de hastanın sağlığına ve sosyalleşmesine katkı sağlar.Mümkünse açık ve temiz havada düzenli doğa yürüyüşleri yapılmalı. Rutin kardiyoloji muayenelerine mutlaka gidilmeli.