Pürin açısından zengin yiyeceklerin sindirilmesinin ardından oluşan atığa ürik asit deniyor. Medipol Üniversitesi Pendik Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Songül Peker ürik asite dair merak edilenleri anlattı.
Ürik asit nedir?
Günlük beslenme sırasında tüketilen sakatat ve yan ürünleri, deniz ürünleri, kırmızı et, kuru baklagiller, mayalı içeceklerin yanı sıra çay ve kahve gibi gün içinde sıklıkla tüketilen içeceklerden ortaya çıkan ve hâli hazırda kanda bulunan pürinin, vücutta parçalanmasıyla ortaya ürik asit çıkar. Pürin; bir tür kimyasal bileşiktir. İnsan vücudunun temel yapı taşlarından biri olan pürinin kan seviyesindeki artışı, ürik asit miktarındaki artış ile paraleldir. Proteinlerin parçalanması sonucu meydana gelen pürin, aynı zamanda kanda bulunan doğal bir bileşiktir. Pürin metabolizmasının son ürünü ise ürik asittir. Yani, pürin açısından zengin yiyeceklerin sindirilmesinin ardından oluşan atığa ürik asit denir.
Ürik asit testi nedir?
Hastanın bir kolundan alınan kan örneğinden ürik asit değeri sorgulanabilmektedir.
Ürik asit testi hangi hastalıkların tanısı için yapılır?
Gut hastalığı şüphesinde, kemoterapi ve radyoterapi alan hastaların takibinde ve böbrek taşı oluşumlarıyla böbrek yetmezliği riski olan hastalarda diüretik ve steroid vb ilaç kullanlarda ürik asit testiyle kanda biriken ürik asit seviyesi laboratuvar ortamında ölçülür.
Ürik asit değeri kaç olmalı?
Mide ve bağırsaklarda sindirilen yiyeceklerden ortaya çıkan ürik asitlerin üçte biri, dışkı yoluyla vücut dışına atılırken; geriye kalan üçte ikilik büyük kısım, idrar yoluyla atılır. Kanda ki ürik asit düzeyi , yaş, cins, beslenme vb birçok faktörden etkilenir Ortalama kadınlarda 4.1 mg/dL, erkeklerde ise 5 mg/dL ürik asit bulunur. Günlük atılan ürik asit miktarı beslenme ile direkt olarak bağlantılıdır. Ürik asitin kanda, belirtilen normal değerlerin üstüne çıkması hiperürisemi olarak tanımlanırken, bu değerin altına düşmesi hipoürisemi olarak adlandırılır. Ürik asitin yükselmesi ve düşmesi pek çok hastalığa sebep olur.
Ürik asit hangi durumlarda yükselir?
Gerek ürik asit metabolizmasında ki bozukluklar, gerekse atılması gereken ürik asitin, vücuttan atılamaması, ürik asit yüksekliğine yol açar. Vücutta yüksek seviyede bulunan ürik asit, eklem içinde kristaller halinde çökmesine sebep olarak gut hastalığı, böbrekte taş, akut gelişen ya da kronikleşen süzme bozukluğu , ve romatoid artrit gibi eklem iltihaplanmasına bağlı rahatsızlıklara neden olur. Ürik asit yüksekliğinde en sık karşılaşılan rahatsızlıklardan biri eskilerin tabiri ile zengin hastalığı denen gut hastalığıdır. Eklemlerde ağrı, kızarıklık, ısı artışı ve şişlik gibi belirtilerle ortaya çıkar ve sıklıkla ayak başparmağı eklemi etkilenir. Ürik asit yüksekliği, genetik olarak görülebilirken, günlük pratikte daha ziyade ilaçların yan etkileri olarak, örneğin idrar söktürücü veya steroid gibi ilaçların kullanımına bağlı olarak görülebilir. Aynı zamanda şeker hastalığı, şişmanlık kalp yetmezliği, pek çok böbrek hastalığı, kansızlık gibi bazı kan hastalıkları, Tiroit bezinin az çalışması, bazı kanser türleri , Sedef hastalığı ve alkol tüketimi de ürik asit seviyesinin yükselmesine neden olur.
Ürik asit nasıl düşürülür?
Ürik asiti kanda dengelemenin en kolay yolu, bol su tüketmektir. Bunun yanında düşük pürinli beslenme ve gerekli ise ürik asit düşürücü ilaçlar kullanılabilir. Ancak ürik asitin neden yüksek seyrettiğinin araştırılması ve varsa altında yatan sebebin ortaya çıkarılarak, tedavi edilmesi son derece önemlidir.
Ürik asit yüksekliği diyeti nedir?
Düşük pürin oranına sahip besinler, lifli gıdalar, düşük yağ oranına sahip süt ve yoğurt tüketmek, ürik asit seviyesinin düşmesine yardımcıdır. Et ürünlerinin azaltılması ve mayalı içeceklerden uzak durulması da yüksek ürik asitin kontrol altına alınmasına yardımcı olur.
Ürik asit düşüklüğü nedir?
Ürik asitin, kan düzeyinde düşük seviyede olması hipoürisemi olarak da tanımlanır. Wilson hastalığı gibi pek çok farklı karaciğer hastalığı başta olmak üzere, böbrek iltihapları, fanconi sendromu, parkinson, diyabet, farklı kanser türleri, multiple skleroz gibi endokrinolojik bazı hastalıklar ve genetik sebepler, ürik asit seviyesinin düşmesine yol açabilir. Bununla birlikte, bazı minerallerin eksikliği, pürin açısından fakir diyet uygulanması, yeterince protein alınmaması, düzenli olarak kullanılan bazı ilaçların yan etkisi, alkol kullanımı ve gebelik, ürik asit düşüklüğüne yol açan etkenler arasındadır. Ürik asit düşüklüğü tek başına belli başlı belirtilere yol açmaz. Ancak ürik asitin düşmesine sebep olan hastalıkların belirtileri ön planda olduğundan, kişi bu belirtileri ürik asit düşüklüğü ile bağdaştırabilir. Bunun için Ürik asit düşüklüğünde mutlaka altta yatan sebep araştırılmalı ve odak tespit edildikten sonra tedavi edilmelidir.