Vitaminin yeni alfabesi

Yazı: Gülru İncu

Gençlik ve güzelliği ömrümüz izin verdiği kadar korumak mümkün olmasa bile zamana meydan okumak ya da en azından daha genç görünmenin yollarını keşfetmek insanlık için sonu gelmeyecek bir mücadele, tabii estetik dünyası için de… Gençlik serumları ve vitamin enjeksiyonları ise bu estetik savaşındaki yeni gelişmeleri hızla takip ediyor. Gençlik serumları ve vitamin enjeksiyonları cildinize ilk anda ihtiyaç duyduğu nemi ve canlılığı geri kazandırmayı amaçlıyor. Öncelikle cildin kollajen sentezini başlatarak kırışıklık ve sarkmaları ortadan kaldırmak ve cildinize gençliğini geri kazandırmak hedefleniyor. Son zamanlarda ABD ve İngiltere’de gittikçe popülerleşen bir yöntem daha var; intravenöz terapi (IV terapi) yani damardan alınan vitamin takviyeleri.

DOKTOR KONTROLÜ ŞART!

Serumun içine katılarak alınan yani intravenöz vitamin takviyelerinin, hayati besinleri doğrudan kan dolaşımınıza sokmanın hızlı ve etkili bir yolu olduğuna yönelik inanış dünya üzerinde hızla yayılıyor ama vitamin almadan önce mutlaka vitamin seviyenizin ne kadar eksik olduğunu ve diğer önemli faktörleri kontrol edecek ve sizin için en uygun tedavi seçeneğini onaylayacak bir doktorun görüşünü almanız şart. İntravenöz terapi (IV terapi), kan dolaşımına doğrudan infüzyon ile besinleri vücut dokularına ve hücrelerine iletmenin etkin bir yolu. Oral yolla sağlanamayan kan konsantrasyonlarını alarak, düşük besin seviyelerinin düzeltilmesine yardımcı olduğu söyleniyor. Peki bu güvenli mi? IV (intravenöz) vitamin enjeksiyonları dünya çapında günden güne popülerleşiyor ama İngiltere’deki bazı uzmanlar faydalarına dair hiçbir kanıt olmadığını ve potansiyel olarak tehlikeli olabileceğini düşünüyor. Uygulamaya karşı olan uzmanların dayandığı nokta; damar yoluyla herhangi bir şey enjekte edilen bir hastanın kapsamlı bir tıbbi geçmişinin alınması gerektiği ve vitamin infüzyonunun potansiyel olarak karaciğeri ve böbrekleri stres altına sokacağı.

“BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLÜ TUTMAK ÇOK ÖNEMLİ”

Gökhan Haytoğlu Kliniği’nden Medikal Estetik ve Tamamlayıcı Tıp Hekimi Dr. Ezgi Eryılmaz, öncelikle bağışıklık sistemini güçlü tutmanın öneminden bahsediyor. Bağışıklık sistemini güçlü tutmak çok önemli, çünkü bağışıklık sistemimizi genetik, değiştiremediğimiz faktörler etkilediği gibi çevresel, değiştirebildiğimiz faktörler de etkiliyor. “Her gün maruz kaldığımız ve vücudumuzun ‘kir’ olarak algıladığı ağır metaller ve toksik maddeler vücudumuzda ‘temizlikte’ görevli birçok reaksiyonu aktive ediyor. Bu ‘temizlik’ dediğimiz bağışıklık sistemi reaksiyonlarında görevli birçok madde vardır ve zamanla, kullanıldıkça, vücuttaki düzeyleri azalır. Bağışıklık sisteminin eski, güçlü ve dengeli halini koruması için bu destekleyici maddelere ihtiyaç duyarız. Çevresel etmenlerden (hava, yiyecekler gibi) sürekli maruz kaldığımız bu kirlilik için bağışıklığımızı sürekli beslemek ve zinde tutmak çok önemlidir. ‘Antioksidan’ dediğimiz bu destekler ile bağışıklık sistemini destekleyerek koruyabiliyoruz.”

SERUM TAKVİYELERİ NEDEN DAHA ETKİLİ?

Dr. Ezgi Eryılmaz, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bazı antioksidanlar ağızdan alındığında direkt kana karışamaz ve birçok bariyere ve kimyasal reaksiyona maruz kalır. Bu da takviye olarak almamıza rağmen etkinliklerini düşürür. Özellikle bildiğimiz en güçlü antioksidan olan glutatyon mide asidinden ve bariyerden en çok etkilenen antioksidan. Bu sebeptendir ki glutatyonu serum olarak almak çok değerli. C vitamini de çok değerli bir antioksidan olması ve medikal estetikte de kollojen sentezinde özellikle kullanılması açısından önemli. C vitamininin ağızdan alınan formlarının etkinliği glutatyona göre çok daha etkilidir, özellikle lipozomal formu ağızdan alındığında da etkin olmasını sağlıyor. Bununla birlikte bağışıklık sistemi reaksiyonlarında kullanılan birçok vitamin ve mineral de (çinko, magnezyum, selenyum gibi) takviye olarak kullanılabiliyor.

OZON TERAPİSİ NASIL ETKİ EDİYOR?

“Damardan alınan destek tedaviler dediğimizde benim de çok sık ve severek kullandığım ozon tedavinin yerini yadsıyamayız. Peki biraz daha karmaşık gibi görünen ozon terapi nasıl etki ediyor? Tüm bu alınan vitamin ve mineral takviyelerinin kullanılması için motoru çalıştırıyor diyebiliriz aslında! Bağışıklık sisteminin düzgün ve düzenli çalışması için oksijenin 3 atomlu formu olan ozon, tüm sistemi aktive ediyor. Takviyelerle kombine kullanımı da bize bağışıklık sistemini her açıdan destekleme imkanı veriyor.” Peki tüm bu damar uygulamalarının bağışıklık ve dolaşım üzerine etkilerini biz vücudumuzda nasıl hissediyor ve gözlemliyoruz. Uzmanlar bu noktada kendinizi çok daha enerjik hissettiğinizi söylüyor. “Metabolizmayı düzenlediği için daha kolay kilo vermeyi sağladığı gibi kan şekeri dengesizliklerini düzenlediğinden daha sağlıklı beslenmeyi ve uyumayı sağlıyor. Yani aslında yaşam kalitenizi arttırıyor. Cildimizin daha parlak ve sağlıklı bir görünüme kavuşmasını sağlıyor. Doğru ve kombine yapılan damar içi uygulamalar vücudumuz için çok değerli etkileriyle yaşam kalitemizi ve hayat enerjimizi arttırıyor.”

BESLENMENİN TEMEL KAYNAĞI: C VİTAMİNİ

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk ise C vitamini enjeksiyonunun bağışıklık sistemimiz için öneminden bahsediyor: “C vitamini, beslenmemizin temel bir kaynağı. Yara iyileşmesi, hücrelere zarar gelmesini önlemek, yapı kollajeni, nörotransmiterler denilen kimyasal haberciler üretmek de dahil olmak üzere vücudumuzun bağışıklık fonksiyonunda birçok önemli rolü vardır. C vitamini özellikle turunçgiller ve meyve suyu, kırmızı ve yeşil biber, brokoli, çilek, Brüksel lahanası gibi birçok taze gıdada doğal olarak bulunuyor. Ancak gıdalardan alınan C vitamini vücudun ihtiyacı olanın tamamını karşılayamayabiliyor. Bu durumda C vitamini takviyesi alınabiliyor.

C vitamini takviyeleri oral tabletler, çiğnenebilir haplar, yavaş emilimli tabletler aracılığıyla da alınabilir. C vitamini ayrıca enjeksiyon olarak reçeteyle de temin edilebilir. C vitamini enjeksiyonu, damara (intravenöz yani serumun içine katılarak), kas içine veya deri altına verilebilir.

C VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ CİDDİ SORUNLARA YOL AÇABİLİR

C vitamini eksikliği bağışık sistemi zayıflığına bağlı olan çeşitli hastalıklara ve iskorbüt hastalığına neden olabiliyor. C vitamini eksikliğinin belirtileri arasında diş eti şişliği ve kanaması, yorgunluk, yara iyileşme zorluğu, eklem ağrısı, gevşek dişler, cilt lekeleri yer alıyor. Bazı durumlarda, günde 10 miligramdan (mg) daha az C vitamini tüketilmesi durumunda bir ay içinde iskorbüt belirtileri ortaya çıkabiliyor. C vitamini eksikliği en çok sigara içen, kısıtlı çeşitlilikte yiyecek tüketen, gıda emilim sorunları olan kişilerde yaygın olarak görülüyor.

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk, C vitamini enjeksiyonunun bağışıklık sistemi zayıflığında, kanser, travma veya yanıklardan kaynaklanan ciddi yaraların tedavisine yardımcı olduğunu söylüyor. Bunun yanı sıra C vitamini seviyelerinin hızlı bir şekilde artırılması gerektiğinde veya zayıf emilim veya başka nedenlerden dolayı ağızdan takviye alınamadığında kullanılıyor.

Bağışıklık sistemini güçlü tutmak çok önemli, çünkü bağışıklık sistemimizi genetik, değiştiremediğimiz faktörler etkilediği gibi çevresel, değiştirebildiğimiz faktörler de etkiliyor.

İLGİLİ İÇERİKLER

Başa dön tuşu