Gebelik hormonları: Hormonlar hamileliği nasıl etkiliyor? 5 önemli hormon

Hamilelikte hormonal değişiklikler vücudu hem fiziksel hem de ruhsal anlamda değiştiren etkendir ve değişen hormonların görevleri vardır. Acıbadem Fulya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Yücel Koçyiğit gebelikte hormonal değişiklikleri anlattı. 

Hamilelik döneminde hangi hormonlar değişir?

Gebelikte birçok hormonal değişiklik olsa da ana 5 hormon asıl görevi üstlenir. Gebelikte bu hormonların seviyelerinde artış olur ve kadın vücudunda ilk haftalardan itibaren gebeliğe adaptasyon başlar.

HCG (Human Chorionic Gonadotropin)

Gebelik testi için baktığımız hormondur. Kan ya da idrarda bu hormonun varlığını tespit ederek gebe olunduğunu çok daha kesin söyleyebiliriz. Bu hormon embriyonun etrafında gelişen ve plasentayı oluşturacak hücrelerce embriyonun rahime yerleşmesi ile salgılanmaya başlar. Oradan anne kanına ve idrarına geçer. Testlerde bu hormonun beta alt ünitesi bakıldığı  için test istemi  Beta HCG olarak görünmektedir. Bu hormon aynı zamanda gebelik bulantılarından da sorumludur. Gebeliğin ilk 10 haftasında HCG hormonu pik yapar daha sonra azalmaya başlar. 14. haftadan sonra genellikle bulantı şikayeti kaybolur. İkiz gebelik ve molar gebeliklerde (üzüm gebeliği) HCG salgısı daha fazla olduğu için bulantı daha fazla olabilmektedir.

 

Gebelik hormonları: Hormonlar hamileliği nasıl etkiliyor? 5 önemli hormon - Resim : 1

Östrojen 

Vücuttaki birçok organın ve dokunun gebeliğe adaptasyonunu sağlayan hormondur. Gebelik boyunda özellikle de gebeliğin ikinci yarısında normalin 40-50 katına kadar yükselmektedir. Bu artış ile rahim kasları büyür meme bezleri gelişir ve bu organların kanlanması artar. Eklemlerin yumuşamasında relaksin hormonu ile berber etkinliği vardır. Tabi bazı istenmeyen değişikliklere de sebep olmaktadır.

  • Östrojen ciltte pigment artışı ile koltuk altı, genital bölge ve meme başında koyulaşmaya, yüzde gebelik maskesi adı verilen koyulaşma ve çillenmeye yol açar.
  • Aynı zamanda küçük yüzeysel örümcek ağı şekilli damar genişlemeleri (spider telenjektazi) yapar.
  • Yine diş etlerinde genişleme ve kırılganlık yaparak diş eti kanamaları yapan östrojen hormonudur.
  • Neyse ki korkmamak gerekir, çoğu istenmeyen bulgu doğum sonrası gerilemektedir.

Progesteron

Gebeliğin ilk başlarında bebeğin rahimde tutunmasını sonrasında da rahim kaslarının gevşemesini sağlayan hormondur. Yumurtlama sonrası yumurtalıkta kalan corpus lüteum denilen yapı plasenta oluşana kadar bebeğin rahimde tutunmasını sağlayan en önemli progesteron kaynağıdır. 8. haftadan sonra artık plasenta yeterli progesteronu salgılayacak duruma ulaşmıştır. Doğum başlayana kadar da plasenta kaynaklı progesteron yeterli seviyelerde olmaktadır. Ve doğum zamanı geldiğinde doğumu başlatanın bu progesteron seviyesinde düşüş olduğu düşünülmektedir. Progesteron aynı zamanda bağırsak kaslarında ve mide kaslarında da hafif gevşeme ve yavaş çalışmaya yol açtığı için kabızlık ve midede reflüye neden olabilmektedir.

Oksitosin

Doğum eylemi sırasında rahmin kasılmasını sağlayan hormondur. Doğumdan sonra da süt bezlerinin süt üretmesini ve sütün dışarı atılmasını sağlar. Emzirme ile oksitosin salgısı devam etmektedir. Oksitosin aynı zamanda aşk ve bağlanma hormonu olarak da bilinir. Çünkü birine karşı hissedilen duyguların ve anne-bebek  bağlanmasının mimarı olduğu düşünülür.

Relaksin

Gebeliğin ikinci yarısında eklemlerin gevşemesini sağlar. Östrojen ile birlikte özellikle pelvis yani kalça kemiklerinde olan esneme, doğum sırasında bebeğin doğum kanalından daha kolay geçmesini sağlar.

 

 

Başa dön tuşu