Kol, omuz ekleminden başlayarak parmak uçlarına kadar uzayan tüm bölgeyi kapsıyor. Bazen sadece sağ kolda ya da sol kolda ortaya çıkabilen ağrılar bazen de iki kolda görülebiliyor. Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Betül Toygar kol ağrısına dair merak edilenleri anlattı.
Kol ağrısı nedir?
Tüm kol boyunca yayılan ya da sadece omuzda, dirsekte veya bilekte lokalize olan; zonklar tarzda, sızlama şeklinde, bazen de uyuşuklukla beraber olabilen bir şikayet türüdür. Sadece tek kolda ya da bazen her iki kolda aynı anda olabilir. Hareketle ilişkili ya da ilişkisiz de ortaya çıkabilir.
Kol ağrısı nedenleri nelerdir?
- Kol ağrısı birçok hastalığın belirtisi olabilir veya tamamen kolun kendisine ait hastalıklar nedeniyle de ortaya çıkabilir. En çok görülen ağrı sebepleri arasında; boyun fıtığı veya kireçlenmeleri, omuz eklemine ve kaslarına ait sorunlar (kas yırtılması, sinir sıkışması, kireçlenmeler), tenisçi dirseği, ulnar oluk sendromu, bilek ekleminde sinir tuzaklanması (karpal tünel sendromu) ya da ganglion kistleri sayılabilir. Kalp hastalıklarında da özellikle kalp krizinde ağrının sol kola yayıldığını da akılda tutmak gereklidir.
- Boyun fıtığına bağlı ağrılar kol boyunca yayılır, koltuk altına ve sırta, bazen ele ve parmak uçlarına kadar uzanır, bazen kolda hissizlik, uyuşma ve güç kaybı da eklenebilir.
- Omuz eklemine bağlı ağrılarda ise üst koldan başlayan ağrı genellikle omuz ekleminin hareketi sırasında veya üzerine yatınca artar .
- Lateral epikondilit (tenisçi dirseği) hastalığında ise ağrı genellikle dirsek bölgesinde lokalize olup üst kola ya da bileğe doğru yayılmaz.
- Sinir sıkışmaları ve tendon zorlanmalarına bağlı ağrılar da yine dirsek ve bilekte ortaya çıkar, lokalize ağrılardır, el parmaklarında uyuşma ve karıncalanma hissi eklenebilir.
Kol ağrısında tanı nasıl konulur?
Muayenede önce konunun uzmanı doktor tarafından, ağrının tam olarak yeri, süresi, şekli ve ağrı sebebini anlamaya yönelik bir sorgulama dikkatle yapılır. Ardından muayene bulgularına göre gerekli testler istenir. Eğer ağrı; bir travma sonrasında aniden ortaya çıktıysa, öncelikli olarak direk grafi ile herhangi bir kırık olup olmadığına bakılır. Tüm kola, parmaklara kadar yayılan bir agrı ise ve ek olarak boyunda da agrı ve tutukluk da eşlik ediyorsa boyun fıtığından şüphelenilerek boyun omurgasının MRI tetkiki istenir. Omuz eklemini de içine alan bir kol ağrısı ve beraberinde omuz hareketlerinde zorlanma ve kısıtlılık mevcutsa, omuz ekleminde, tendonlarında ya da kaslarında bir sorun olup olmadığını anlamak amacıyla omuz MRI çekilir. Dirsekte ya da el bileğinde sinir sıkışması veya ganglion kisti düşünülüyorsa MRI yanısıra sinir ileti testi yani EMG de yapılması gerekebilir.
Kol ağrısının tedavisinde ne yapılır?
Tedavisi; tanıya göre yapılmaktadır. Travmaya bağlı bir kırık ya da kas ve tendon zorlanması varsa öncelikle alçı, atel ve ya omuz askısı ile bir süre kolu istirahate almak ve sabitlemek gerekir.
Boyun fıtığı kaynaklı bir kol ağrısı ise tedavisi fıtığın derecesine ve yerine göre değişir. Hafif vakalarda ilaç tedavisi ve istirahat yeterli iken, eğer sinir basısına bağlı ağrı ve kuvvet kaybı belirgin ise fizik tedavi uygulamaları ve boyunluk kullanımı gerekebilir. Daha ileri durumlarda ise operasyona gerek duyulabilir.
Eklemlerden kaynaklı kol ağrılarında örneğin; omuz kaslarında yırtılma, tendon zorlanmaları ya da eklem kıkırdaklarındaki sorunlar için önce aralıklı olarak buz uygulaması ve ağrı kesici, kas gevşetici ilaçlar denenir, tedaviye yanıt alınamıyorsa fizik tedavi uygulanması yararlı olacaktır. Tüm bunlara rağmen geçmeyen ağrılarda eklem içi enjeksiyonlar, artroskopik ya da açık cerrahi tedaviler gerekebilir.
Dirsekte Lateral epikondilit ( tenisçi dirseği ) veya ulnar oluk sendromu tanıları varsa ve buna bağlı bağlı kol ağrısı oluyorsa tedavisinde öncelikli olarak hastanın sürekli yaptığı tetikleyici aktiviteyi kısıtlaması sağlanır, dirseklik verilir, ağrı kesici tedavi uygulanır. Yanıt alınamazsa fizik tedavi uygulaması gerekir. Israrla devam eden geçmeyen ağrılar varlığında tendonların yapışma yerine kortizon enjeksiyonu ya da ESWT tedavisi uygulanır. Nadiren cerrahi tedavi uygulaması da gündeme gelebilir.
Bilekte karpal tünel sendromunda tanısında da yine aynı şekilde önce bileklik ve ilaç tedavisi denenmeli, ağrının ve uyuşmanın devamı halinde fizik tedavi ve kortizon enjeksiyonu ve gerekirse cerrahi şeklinde algoritma takip edilmelidir.
Nadiren de olsa kol ağrılarının altında bazen kemik ve akciğer tümörleri, romatizmal hastalıklar, damarsal sorunlar ve kalp problemleri de olabilmektedir. Bu açıdan da tetkik gerekebileceği akılda tutulmalıdır.
Ne zaman ve hangi doktora gidilmeli?
Kol ağrısı başladığında önce tam yerini tespit etmeye çalışıp eklem ve kas ağrıları için öncelikle o bölgeyi istirahate almak, tekrarlayıcı hareketler ve zorlayıcı sporlar varsa bir süre ara vermek, bir kaç gün aralıklı olarak buz tedavisi ve ağrı kesici denemek yararlı olacaktır. Eğer ağrı artıyorsa, gece de uyandırıyorsa, ağrı kesicilere yeterli yanıt alınamıyorsa, beraberinde uyuşma, güç kaybı ya da hissizlik varsa, mutlaka ortopedi veya fizik tedavi uzmanına muayene olmak gereklidir.